mercredi 26 mars 2008
Yaprak dokumu
carsamba aksamlarimizin vazgecilmez ailesi
Yaprak Dökümü
Bütün hayatını beş çocuğuna iyi fikirler ve temiz ahlak vermeye adayan Ali Rıza Bey, bir haksızlığa göz yumması istenince kaymakamlık görevinden istifa eder. Kızı Necla da İstanbul’da üniversiteyi kazanınca, ailece İstanbul’a yerleşmeye karar verirler.
Aileden kalma eski evin tadilatı, Leyla’nın üniversiteye hazırlık kursu, Necla ve Ayşe’nin okul masrafları derken Ali Rıza Bey’in emekli ikramiyesi erimeye başlar. Ali Rıza Bey yeniden çalışmaya başlar. Yeni işinde de ilkelerinden ödün vermesi istenince yine istifa eder.
Şartlar artık daha zor olduğu için, Hayriye Hanım bu kararını desteklemez ve evde huzursuzluklar başlar. Askerden dönen Şevket bir bankada çalışmaya başlayınca Ali Rıza Bey’in yükü hafifler. Ama Şevket gönlünü evli bir kadına kaptırınca işler değişir. Ferhunde kısa zamanda dizginleri ele alır. Evin bütün düzenini değiştirir.
Ferhunde’nin bitmek tükenmek bilmeyen istekleri, Leyla ve Necla’nın hesapsız harcamaları aileyi zor duruma düşürür. Ali Rıza Bey dirense de karşı koyacak gücü yoktur. Ekonomik gücüyle birlikte otoritesini de kaybetmiştir. Rüzgar sert esmekte, ağacın yaprakları birer birer dökülmektedir.
Aileden kalma eski evin tadilatı, Leyla’nın üniversiteye hazırlık kursu, Necla ve Ayşe’nin okul masrafları derken Ali Rıza Bey’in emekli ikramiyesi erimeye başlar. Ali Rıza Bey yeniden çalışmaya başlar. Yeni işinde de ilkelerinden ödün vermesi istenince yine istifa eder.
Şartlar artık daha zor olduğu için, Hayriye Hanım bu kararını desteklemez ve evde huzursuzluklar başlar. Askerden dönen Şevket bir bankada çalışmaya başlayınca Ali Rıza Bey’in yükü hafifler. Ama Şevket gönlünü evli bir kadına kaptırınca işler değişir. Ferhunde kısa zamanda dizginleri ele alır. Evin bütün düzenini değiştirir.
Ferhunde’nin bitmek tükenmek bilmeyen istekleri, Leyla ve Necla’nın hesapsız harcamaları aileyi zor duruma düşürür. Ali Rıza Bey dirense de karşı koyacak gücü yoktur. Ekonomik gücüyle birlikte otoritesini de kaybetmiştir. Rüzgar sert esmekte, ağacın yaprakları birer birer dökülmektedir.
samedi 22 mars 2008
Kivanc Tatlitug
Adini ilk kez 2002'de 'Best Model Türkiye' birincisi, ardindan da 'Best Model World' birincisi olarak duysak da, su anda Gümüs adli dizide canlandirdigi ‘Mehmet’ karakteriyle hayranlarini ekrana baglayan, kadinlarin son gözdelerinden olan Kivanç Tatlitug hakkinda merak ettikleriniz 27 Ekim 1983’te Adana’da, bes çocuklu ailenin bir ferdi olarak dünyaya gelen Kivanç Tatlitug, ortaokulu Yenice Özel Çag Lisesi’nde okumus. Adana’dayken Fiskobirlik, Güney Sanayii, Çukurova Kulübü, Devlet Su Isleri ve Tarsus Amerikan Kulübü’nde basketbol oynamis. 1997’de babasinin ciddi bir kalp ameliyati geçirmesinin ardindan ailesiyle birlikte Adana’dan Istanbul’a tasinmis. Istanbul Kalamis Lisesi’nden mezun olan Kivanç’in akli fikri basketboldaymis. Tek hayali NBA’de basketbol oynamak oldugu için Ülkerspor’dan gelen cazip teklifi hemen kabul etmis ve orada iki yil forma giymis. Sonra bir yil Besiktas, bir yil da Fenerbahçe’de oynamis. Ancak dönüs yaptigi Besiktas takiminda sakatlanmasi tüm hayallerini suya düsürmüs ve profesyonel basketbol hayatina son vermis. O dönemlerde yakin çevresinin sürekli fizigine iltifatlarda bulundugunu, model olmasi için kendisini yönlendirmeye çalistigini söylüyor Kivanç Tatlitug. O ise bunlara hiç kulak asmamis. Ta ki annesinin yaptigi sürprize kadar! Annesi, Beylikdüzü’ndeki bir marketin caminda ‘Profesyonel mankenlerle çalisir misiniz?’ ilanini görünce, Tatlitug’un yaninda bulunan bir fotografini göndermis. Ilan verilen sirketten kendisini aradiklarinda saskina dönmüs ama teklifi de kabul etmis. ‘Ben sporcuyum ne isim olur mankenlikle’ derken bir anda kendini defilede bulmus. Daha sonra gelen teklifleri degerlendiren Kivanç, isin hosuna gitmesiyle bu meslege profesyonel olarak baslamis. ‘Annemin beni model yapma hayali hep vardi.’ diyor Kivanç. Iki yil bir ajansla çalistiktan sonra 2002 yilinda düzenlenen Best Model yarismasinda önce Türkiye, sonra dünya birincisi olmus Kivanç Tatlitug. Sonrasinda da Fransa günleri baslamis. Paris’teki Success Ajans’tan gelen teklifle bütün esyalarini toplayip, Paris’e yerlesmis. Burada meslegini 1,5 yil sürdürmüs. Paris'teyken, ajanstan gelen telefonda, dizi tekliflerinin had safhaya ulastigini söylemisler. Küçüklügünden beri sinema ve televizyona ilgisinin oldugunu, mutlaka bir yerinde bulunmak istedigini ama o zamanlar ‘Ben manken olacagim, sonra dizi çekecegim.’ gibi hayallerinin olmadigini da sözlerine ekleyen Kivanç Tatlitug, senaryolari degerlendirmek için Türkiye'ye gelmis. Gümüs'teki 'Mehmet' karakterini kendine çok yakin buldugunu, oynayabilecegini, en azindan kendinden bir seyler verebilecegini düsünmüs. Su anda da yayinlanan dizide iki yildir rol aliyor ve dizi çok ilgi görüyor. Kivanç Tatlitug su siralar zamaninin çogunu sette geçiriyor. 'Ne ailemi, ne arkadaslarimi kimseyi göremiyorum. Zaten asosyal bir yasantim vardi, iyice asosyal oldum' diye yakiniyor. Çekim aralarinda kitap okur, dergi karistirir ve müzik dinlermis. Pek fazla da kimseyle konusmazmis. Set çalisanlarinin tabiriyle 'sessiz sakin bir çocuk' bu Kivanç Tatlitug. Kendisini elestirmeyi sevdigini söyleyen yakisikli oyuncu, diziye baslamadan önce bir süre Okan Bayülgen’den ders almis. Yakisikli, dikkat çekici bir fizige sahip olan Kivanç Tatlitug, bu yüzden zaman zaman sözlü tacize ugradigini da itiraf ediyor. Diger yandan erkek mankenlere karsi pek çok kiside var olan gay ve jigolo önyargilariyla ilgili olarak da ‘Ben öyle bir tavir sergilerim ki insanlar yanima yaklasamazlar.” diye eklemeyi de ihmal etmiyor. Gece disari çikmayi, kulüplerde eglenmeyi sevmiyor. Onun yerine arkadaslariyla ev muhabbeti yapmaktan hoslaniyor. Birlikte televizyon izliyor ya da tavla partileri düzenliyorlar. Dünya podyumlarindaki basarilariyla arkadaslarina örnek olan Kivanç Tatlitug, David Beckham’la olan benzerligi hakkinda ilgili olarak da ‘Benim saçim uzunken, Beckham’in adi bile anilmiyordu. Aslinda Beckham bana benzedi.’ diyor. Iyi derecede Ingilizce bilen, “Benim için önemli olan kariyer” diyen Kivanç Tatlitug’un en büyük hayali ise iyi bir aktör olmak. Bunun için de ilk adimi atmis. Devlet Tiyatrosu oyuncusu Laçin Ceylan’dan (dizide halasini oynayan 'Gülsun' rolüyle tanidigimiz) bir süre oyunculuk dersleri almis... “Bakiyorum, çok eksigim var” diyen, dersler almaya devam edecegini ve iyi bir sinema filminde rol almayi çok istedigini belirten Kivanç Tatlitug’un hayallerinden biri de tiyatroda oynamak. Bunlari biliyor muydunuz? - Tek eslilikten yana oldugunu, - Duygusal göründügünü, ama o kadar da duygusal bir yapisinin olmadigini, - Biraz sert ve hayat görüslerinin kati oldugunu, - Bir iliski yasarken gözünün disarida olmadigini, - Allah’a son derece inanan ve dinine bagli oldugunu, - San, söhret, para, pulun onun için ikinci planda oldugunu, - Ailesine çok düskün oldugunu, - Kendisinde en çok gözlerini begendigini, - Denizin derinliklerine dalmayi çok sevdigini, - Istanbul’a hâlâ alisamadigini, - ‘Erkekler aglamaz’ diye bir seyin olmadigini, 'Aglamak da gülmek kadar dogal' diyerek, zaman zaman aglayan biri oldugunu... Dizi ve Filmleri Gümüs (2005) Mehmet
jeudi 20 mars 2008
jeudi 28 février 2008
Recep İvedik (2008)
Vizyon tarihi:
22 Şubat 2008
Kritik:
- Yönetmen:
Togan Gökbakar
Yapımcı :
Faruk Aksoy, Mehmet Soyarslan
Senaryo :
Şahan Gökbakar
Yapım:
Türkiye 2008 (Renkli)
Dil:
Türkçe
Dağıtıcı Firmalar:
Özen Film
Internet adresi:
recepivedikmovie.com/
Şahan Gökbakır'ın merakla beklenen komedi filmi Recep İvedik vizyondaki yerini aldı.
Recep İvedik sokakta bulduğu bir cüzdanın Antalyalı çok önemli bir iş adamına ait olduğunu öğrenince güneye doğru yola koyulur. Yol boyunca birbirinden komik sürprizlerle karşılaşan Recep sonunda Antalya'ya varır ve cüzdanı turizmci Muhsin Bey'e teslim eder. İş adamının ısrarlarına rağmen Recep İvedik ne para almayı kabul eder ne de otelde kalmayı... Tam otelden ayrılacakken çocukluk aşkı Sibel'in bir tur otobüsünden indiğini fark eder. Sibel'e kendini beğendirmeyi kafaya takan Recep İvedik için tatil macerası yeni başlamaktadır.
Inscription à :
Articles (Atom)